KİŞİSEL BLOG SAYFAMA HOŞGELDİNİZ * Hoşça vakit geçirmeniz dileğiyle...H.BALIKÇI 2009

FOTO ALBUM

Photo Album

The Internet makes it easy to share photos with your friends. Replace these images with your own. You can change the image by selecting it and clicking Insert Image  in the toolbar. Once you are in the image properties you can change the image into a thumbnail by clicking the Thumbnail tab (in image properties) and changing the width to 140 just like the samples below.

To add or take away rows in the table below, put your cursor inside the table, click Table Properties in the toolbar and adjust the number of rows or columns. To take away the border in the table, place a "0" in the properties Border field.

 
Caption here


Caption here


Caption here


Caption here

 


Caption here


Caption here

26 Haziran 2009 Cuma

Bahadır (Argynnis pandora)




Türkiye'nin her yerinde görülür.Tüm Akdeniz ülkeleri, Pakistan ve Çin'de yayılım gösterir.
2500 m. yüksekliklere kadar olan sıcak bölgelerde yaşarlar.
Haziran Eylül aylarında iki nesil oluştururlar.
Geniş alanlarda çok hızlı uçarlar. Yetişkinleri ise genellikle Asteraceae familyasını tercih ederler. Tırtılları kış uykusuna yatar.

MİTOLOJİDE PANDORA EFSANESİ


Tanrılar yeraltına gizlemişlerdi besinlerini.
Yoksa insan bir gün çalışıp rızkını sağlar,
sonra bir yıl sırtüstü yatardı,
asar bırakırdı sabanını ocak başında,
çözerdi çiftini çubuğunu,öküzlerini.
Zeus kızınca Prometheus'a,
kendini aldatan o sivri akıllıya,
sakladı varını yoğunu insanlardan,
o gün bugündür dertlere boğdu insanoğlunu,
Zeus gizledi besini insandan.
Ama Iyapetos'un güçlü oğlu Prometheus,
Çaldı Zeus 'un ateşini insanlar için,
sakladı onu nartex kamışının içinde.
Kızdı bulut devşiren Zeus, dedi ki ona:
'Iyapetos oğlu sivri akıllı kişi,
seviniyorsun ateşi çaldın, beni aldattın diye,
ama bilki dert açtın kendi başına da;
aldığın ateşe karşılık, bir bela,
öyle bir bela saracağım ki insanlara,
sevmeye okşamaya doyamayacaksın bu belayı,
Böyle dedi ve kah kah güldü insanların
ve tanrıların babası.
Namlı şanlı Hephaistos'u çağırdı hemen:
'Bir parça toprak al,suyla karıştır dedi,
içine insan sesi koy, insan gücü koy,
bir varlık yap ki yüzü ölümsüz tanrıçalara benzesin,
bedeni güzelim genç kızlara.
Athena, sen de ona el işlerini öğret dedi,
renk renk kumaşlar dokumasını öğret.
Nurtopu Aphrodite, sen de büyülerinle kuşat onu,
istekler,arzularla tutuştur gönlünü.
Yüz gözlü devi öldüren Hermesias, sen de
bir köpek yüreği,bir tilki huyu koy içine'.
Böyle dedi Zeus, onlar da yaptılar dediğini.
Koca Hephaistos, topal tanrı, hemen
bir kız biçimine soktu toprağı.
Gök gözlü Athena, süslü kuşağını sarıverdi beline.
O canım Kharitler ve güzelim Peitho,
altın gerdanlıklar taktılar boynuna.
Horalar, bahar çiçekleriyle donattılar saçlarını,
Hermesias doldurdu göğsüne yalanı dolanı,
uzaktan gürleyen Zeus'un oluyordu isteği.
Ses koydu içine o tanrılar kılavuzu
ve Pandora adını taktı.
Pandora demek, bütün tanrıların armağanı demekti,
çünkü bütün Olympos'lular insanların
başına bela etmişti onu,
Tanrıların babası kurunca bu düzeni,
Epimetheus'a gönderdi Pandora'yı
kılavuz tanrı Hermesias'la.
Epimetheus unuttu Prometheus'un dediğini.;
Zeus'tan armağan alma demişti ona Prometheus,
alırsan, ölümlüleri derde sokarsın demişti.
Armağanı aldı ve alınca anladı
başına bir bela aldığını.
Eskiden insanoğulları bu dünyada
Dertlerden,kaygılardan uzak yaşarlardı,
bilmezlerdi ölüm getiren hastalıkları.
Pandora açınca kutunun kapağını,
dağıttı insanlara acıları dertleri.
Bir tek umut kaldı dışarı çıkmadık,
kapağı açılan dert kutusundan.
Umut tam çıkacakken Pandora kapatmıştı kapağını,
böyle istemişti bulutlar devşiren Zeus.
O gün bugündür insanların başı dertte,
toprak bela doludur, deniz bela dolu,
geceler dert doludur, gündüzler dert dolu,
belalar başı boş dolaşır sessizce
ölümlülerin çevresinde,
derin düşünceli Zeus ses vermedi onlara,
sessizce gelişlerini duymasın diye insanlar.
Görüyorsun ya Zeus'un dilediğine karşı konmaz.
Hesiodos


Lahana kelebeği (Pieris brassicae)



Büyük beyaz melek olarak da bilinir, en yaygın kelebek türlerinden olan bu kelebeğin kanatları çok açık sarı renkte ve kanat uçları siyah lekelidir.
Tırtılları lahanagillerden (Brassicaceae) bitki türleri ile beslenir; sebze bahçelerinde, bu aileden bitkilerde zararlara yol açabilir.
Mart ayından Ekimin sonlarına kadar şehir merkezlerinden dağlık alanlara kadar hemen her türlü habitatta gözlemlenebilirler. Kanat açıklığı yaklaşık 6 cm civarında olmakla beraber, oldukça hızlı uçarlar ve göç edebilmektedirler.

25 Haziran 2009 Perşembe

Yeşil düdükçün (Tringa ochropus)




Orman düdükçününden büyük ve koyu renklidir. Beyaz kuyruk sokumu yeşile çalan siyahımsı sırtı ve kanat altıyla güçlü bir kontrast yaratır. Ev kırlangıcını andırır.
Kuyruk ucundaki enine çizgiler daha kalındır. Bacakları koyu yeşildir.
Dere düdükçününden koyu renkli ve kısa boyunludur, uçuşta kanatlarını aşağıya doğru bükük tutmaz.
Orman içi bataklıklarında yuva yapar, diğer kuşların eski yuvalarını kullanır. Suçulluğunu andıran bir uçuşla uzaklaşır.

23 Haziran 2009 Salı

Küçük karga (Corvus monedula)






En küçük karga türüdür (Corvus cinsi olarak) Erginlerde ense ve boynun yanları koyu gri , gövdenin yanları ve göğüs arduaz rengi , diğer tarafları siyahtır . Gözleri çakırdır , gaga ve ayaklar siyahtır .

Yerleşme yerleri civarında ve içinde , park ve bahçelerde , tarlalarda , kayalıklarda , harabelerde yaşar .

Ülkemizin her tarafında bulunur , fakat bazı lokal yerlerde henüz bilinmeyen nedenlerle hiç bulunmaz. Yurdumuz dışında Kuzey İskandinavya hariç bütün Avrupada , Kuzey Sibirya hariç tüm Asyada ve kuzeybatı Afrikada bulunur .

Hayvansal ve bitkisel her çeşit yiyevekle beslenir.Böcekler , kurtlar , salyangoz , süm. böcek , kuş yumurta ve yavruları , tohumlar , meyveler ve her türlü yiyecek atıkları .

Ülkemizde Corvus monedula soemmerringii alttürü yaşar,diğer alttürlerden en önemli farkı boyundaki beyaz yarımay şeklindeki kolyesidir.

Göç etmez , yerleşik kuştur.Diğer karga türleri gibi oldukça yüksek sayılardadır.Diğer kargalar gibi oldukça zekidir,İnsanla birlikte yaşamayı öğrenmiş kuşlarımızdan biridir.

21 Haziran 2009 Pazar

Sumru (Sterna hirundo)















Sumru, sumrugiller familyasından 31-35 cm. boyunda deniz kuşu. Martıdan daha zarif görünümlü ve küçük.Oldukça yassı bir kafa;gaga ve tepe arasında geniş beyaz çizgi.
Kanatlarını geriye doğru kıvırırarak uçuyor ve su üzerinde uçarken su üzerinde gözüne kestirdiği balıları yakalamak için gaga ucunu batırıyor.Ayrıca köprüden geçen insanların üzerine de tehdit uçuşları yapmaktan geri kalmıyorlar.Sumru adasında birçok yavru ve yumurta mevcut.Ebeveynler kendi yavrularını beslemek için tekrar tekrar ada çevresinde tur atabiliyor.
Fotoğraflar Büyükçekmece Mimarsinan Köprüsü önündeki sumru adasında çekildi...

19 Haziran 2009 Cuma

Çokgözlü Mavi (Polyommatus icarus)





Deniz seviyesinden itibaren 2700 m. yüksekliklere kadar görülebilir.Nisan - Ekim ayları arasında uçar.Tırtılları Medicago ve Lotus (Lotus corniculatus) familyasından bitkilerle beslenip gelişir.Mayıs Eylül ayları arasında deniz seviyesinden 2000 m. yüksekliklere kadar çıkar. Kanat açıklığı 28-36 mm civarındadır. Erkekleri mavi renkli dişileri ise kahverengidir.


Efsaneye göre icarus (kelebeğimizin isim babası) hapsedildiği kuleden kurtulmak için babası Zeus tarafından balmumundan yaptırılan kanatlarla kaçmak ister.Tek şart güneşe doğru yükselmemesidir.Fakat icarus güneşin cazibesine kapılarak yükselir ve balmumundan yapılmış kanatlar erir, icarus yere düşer. Düştüğü yer Fethiye Körfezi'dir.

16 Haziran 2009 Salı

Melike (Melanargia galathea)





Satyridae familyasındandır.Haziran Temmuz aylarında uçar.
Kanat açıklığı 46-56mm olup 0-1750 m seviyelerinde görülür.
Pupa devresi gevşek bir koza içinde yer düzeyinde gerçekleşir.

Funda Zıpzıp Perisi (Coenonympha arcania)




Karadeniz ve Marmara Bölgelerinde yaygındır. Deniz seviyesinden itibaren 1800 m yüksekliklere kadar görülebilir. Çayırları, yol kenarlarını ve orman içi açıklıkları tercih ederler. Mayıs - Ağustos ayları arasında uçar. Kanat açıklıkları 34-40 mm kadardır. Tırtılları kış uykusuna yatar. Nisan - Mayıs aylarında pupalaşan tırtıllar, Mayıs ortalarından itibaren pupadan çıkarlar.

Orman Zıpzıpı (Ochlodes venatus)


Tüm Avrupa'da, ülkemizde ve batı Asya'da yaygındır.Deniz seviyesinden 1800 m. yüksekliklere kadar görülebilir. Kanat açıklığı 28-34 mm. kadardır. Erkeğin turuncumsu kahverengi üst yüzünde geniş kahverengi kenar çizgileri vardır.Haziran - Ağustos aylarında uçar.Ön kanattaki stigma belirgindir.


14 Haziran 2009 Pazar

Yusufçuk (Anisoptera)








Odonata takımına ait, kanatlarını dinlenmeleri sırasında yanlara açık olarak yatay tutmalarıyla kızböceklerinden ayrılan bir alttakım.

Büyük birleşik gözleri, güçlü saydam (Kanatları), göz alıcı renkleri ve uzunca vücutlarıyla ile tanınırlar. Vücutları kuvvetli yapıda ve hiçbir zaman düz değildir.

Hareketleri daha hızlı ve devamlıdır. Bağırsak solunumu yaparlar.

Göller ve durgun sularda sıkça bulunurlar.